Mekke’ye Giden Yol — Alıntılar
Muhammed Esed - Mekke’ye Giden Yol — Alıntılar 16
Alıntılar
Arzular Yok Edilemez, Yönlendirilir
Fakat, işittiğimiz şekliyle Harut ve Marut hikayesi, Müslüman imgelemin tipik bir örneği durumundadır ; mutlak saflığın ya da günahsızlığın, sadece arzu ve istek yoksunluğuna dayandığı sürece, ahlaki hiçbir anlamı olamayacağı fikrinin yankılandığını görmekteyiz hikayede ; ahlakın bütün dayanağı da iyiyle kötü, doğruyla yanlış arasında durmadan tekrar tekrar seçim yapmak zarureti değil midir?
Zavallı Harut’la Marut bilmiyorlardı bunu. Melek olmaları nedeniyle hiçbir zaman herhangi bir ayartı karşısında kalmadıkları için kendilerini günahsız ve dolayısıyla insanoğlundan üstün zannetmişlerdi. Oysa bedensel dürtülerin ‘meşruluğunun’ inkarı insan edimlerinin tüm ahlaki yönünün, ahlaki değerinin inkarı demekti. Çünkü sadece dürtülerin, isteklerin ve tezatların varlığıdır, insanı ; ahlaki bir varlık, ruhsal değerlerle yüklü bir varlık haline koyan.
…Bunun bir sonucu olarak Müslüman, insanın manevi alandaki gelişmesine, insan tabiatının bütün öteki alanlardaki gelişmesinin ayrılmaz bir parçası olarak bakar. Fiziksel dürtüler de insan tabiatının ayrılmaz bir parçasıdır ; bir ‘ilk günah’ın eseri değil, fakat Allah vergisi, pozitif güçlerin, meşru ve sağduyuyla kullanabilecek insani yetilerin bir sonucudur. O halde insanın problemi, tensel arzularını nasıl bastıracağı değil, daha çok onları, hayatın dopdolu ve doğru bir yolda seyretmesini sağlayacak biçimde ruhun istek ve ihtiyaçlarına göre nasıl yönlendireceği endişesinde yatmaktadır.
Sayfa 183
Dini Sadece Bireysel Yaşamak
Müslüman dünyanın bugünkü durumu hakkında yanılgılarım yoktu. Bu ülkelerde geçirdiğim dört yıl bana, İslâm’ın bağlılarının dünya görüşünde ve onun ahlaki ilkelerine karşı gösterdikleri sessiz riayetkarlıkta belli belirsiz yaşadığını ; ama bütün insanların, inançlarını doğurgan eylemlere dönüştürme gücünden yoksun uyurgezer ya da mefluç kitleler durumunda olduklarını göstermiştir.
Sayfa 373